Bugun...

KEMAL ANADOL - FİLMİ GERİYE SARINCA..

Tarih: 27-11-2015 17:26:13 Güncelleme: 05-10-2022 13:40:13

Türkiye’de 1950-1980 yılları arasındaki siyasal gelişmeleri ‘Filmi Geriye Sarınca’ adlı kitabında toplayan siyasetçi Kemal Anadol, Türk Parlamenterler Birliği’nde yapılan konferansta okuyucularıyla bir araya geldi.

Tarih: 27-11-2015 17:26

İzmir'in siyasetinin yoğun ilgi gösterdiği konferasta Kemal Anadol, güncel siyaset sebebiyle birçok yanlış bilginin doğru kabul edildiğini, bu sebeple henüz hayattayken yakın tarihimizin siyasi tanıkları ile ilgili görüntülü röportaj yapılmasını ve tarihi gerçeklerin doğru bir şekilde gelecek kuşaklara aktarılması çağrısını yaptı.

Gazeteci Ümit Yaldız'ın, “Yaşadığı yılların hiçbir santimetre karesini unutmadan, rakipleri dahil kimsenin adını soyadını, mesleğini atlamadan detaylarıyla kaleme alınmış inanılmaz bir hafıza karşısında şapka çıkarmak gerekiyor. Çok doyurucu bir eser. Kitaplar gelecek nesiller için yazılır, iyi ki filmi geriye sarmışsınız” diyerek sunum yaptığı konferans'ta Kemal Anadol kitabın içeriğini ve neden yazma ihtiyacı duyduğunu anlattı.

İZMİR SİYASETİNDEN KONFERANSA İLGİ

Konferansa eski ve yeni bakanlar, milletvekilleri, belediye başkanları ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin yöneticileri katıldı. Işılay Saygın, Suat Çağlayan, Alaattin Yüksel, Mustafa Moroğlu, Bülent Baratalı, Erdal Karademir, Muharrem Toprak, Canan Arıtman, Mehmet Ali Susam, Ahmet Ersin, Metin Öney, Aşkın Toktaş, Mehmet Ali Çalkaya, Cevat Durak, Sıtkı Kürüm, Serdar Yasa, Abdül Batur, Hüseyin Mutlu Akpınar, Gökhan Demirağ, Ahmet Çakır, Sefa Taşkın, Yusuf Baratalı, Ekrem bulgun, Kemal Karataş, Erol Güngör, Hüseyin Çalışkan, Neriman Fidan, Nuriye Dönmez, Hüseyin Yurttaş, Zuhal Of, Mesude Öney gibi isimlerin yanı sıra İzmir Baro Başkanı Aydın Özcan ile Anadol’un dostları ve okurları da konferansta hazır bulundu.

GERÇEK DEMOKRASİNİN BAŞLANGICI 1950’DİR’
Kitabı yazarken bazı gerçeklerle karşılaştığını söyleyen Anadol, “1950-1980 yılları, Türkiye Cumhuriyeti demokrasisi için önemli bir dönemdi. 1950 yılı gerçek demokrasinin başlangıcıdır. 3 askeri darbe var. 2 başarısız darbeye karşın kalkınan bir Türkiye görüyoruz; eğitimiyle, sağlıyla, iktidarıyla, muhalefetiyle ve işleyen parlamentosuyla. Bu darbeleri atlatan bir ülke, elbette demokrasiye geçerken çocukluk hastalıklarını da yaşayan bir ülke. İleriye gidişten rahatsız olan iç ve dış güçler Türkiye’yi hızla 12 Eylül’e götürdü. Ben, gerek 12 Mart’ta, gerek 12 Eylül’de Türkiye’deki sağ, sol, mezhep, din tartışmalarının ve kavgalarının kendiliğinden olmadığını, birtakım güçlerin planladığını iddia ediyorum” dedi.

DÜNÜNÜ BİLMEYEN TOPLUM, YARIN İÇİN PROJE ÜRETEMEZ’

Türkiye’de 1950-1980 yılları arasında yaşananları herkesin bilmesi gerektiğinin altını çizen Anadol, “Biz, 1950-1980 arasını ciddi bir şekilde ayrıntılarıyla öğrenmek durumundayız. Israrla söylüyorum; 1950-19800 arasını detaylarıyla bilmeyenler, bilmediği halde öğrenmeyenler, aralarında tartışıp değerlendirmeyenler iyi politikacı, iyi gazete yorumcusu ve iyi siyaset yorumcusu olamaz. Çünkü dün, bugün ve yarını birbirine bağlayan tarihtir. Dününü bilmeyen bir toplumun, bugün lümpen bir yaşam biçimi içinde olması, yarın için de bir proje üretememesi kaçınılmazdır” ifadelerinde bulundu.

CHP İKTİDARININ 3 YIĞINAK HATASI

Kemal Anadol CHP iktidarının çok partili yaşama geçerken 3 yığınak hatası yaptığını söyledi. Kemal Anadol yığınak hatsını şöyle anlattı :

1946'da CHP ve DP aralarında anlaşarak seçim kanunu çıkardılar. İlk defa Yüksek seçim kurulu, il ve ilçe seçim kurulları oluşturuldu. 1950'de ilk defa gizli oy açık tasnif sistemi ile seçimler yapıldı.

İlk yığınak hatası çoğunluk sistemi ile seçimlere gidilmesi oldu.

CHP'nin getirdiği seçim sistemi ile DP, CHP'yi yere serdi.

1950 seçimlerinde,

DP %53,35 oy almış parlamentoya %83 oranında yansımış (408 milletvekili)

CHP, %39,78 oy almış, parlamentoya %14 oranında yansımış (69 milletvekili)

1954 seçimlerinde,

DP %56,61 oy almış parlamentoya %93 oranında yansımış

CHP, %34,78 oy almış, parlamentoya %5,5 oranında yansımış

1957 seçimlerinde,

DP %47,7 oy almış parlamentoya %69,5 oranında yansımış

CHP, %40,82 oy almış, parlamentoya %29,18 oranında yansımış

Bunun neresi milli irade..

1950'de yapılan seçimlerle Nispi temsil sistemi ile seçimler yapılmış olsaydı 27 mayıs olmayabilirdi.

2. yığınak hatası sol kanatsız demokrasidir.

Sınıf esasına dayalı cemiyet kurma yasağı vardı. Sendikalar kuruldu. 2 sosyalist parti kuruldu . seçimlere giderken ikisi de kapatıldı ve yöneticileri tutuklandı. Bu şekilde sol kanatsız seçimlere gidildi.

3. yığınak hatası tek parti anayasası ile çok partili düzene geçmek olmuştur.

1921 ve 1924 anayası kuvvetler ayrılığının olmadığı tek partiye göre düzenlenmiş anayasa idi. Tek parti iktidarının yasadışı uygulamalarını engelleyecek, denetleyecek hiç bir anayasal ve yasal kurum yoktu. 1960'a kadar böyle gitti.

DP iktidarı 1946-50 arasında basına cezaları arttırdı, hapisaneleri doldurdu, gazeteciler Ankara kapalı cezaevine hilton adını verdiler.

Etiketler : Kemal Anadol Filmi geriye sarınca